Etiketler

,

Bu sabah vaktim iyice az. Günlerin yorgunluğuyla zamanında kalkamadım. Dolayısıyla şu an hala pijamalarımla kahve içmekteyim. Kahvem bitene kadar ne yazabilirsem. Evde çalışmaya öylesine alışmışım ki… Kendi zamanını ayarlamak meğer ne kadar hoş bir şeymiş. Bu ayrıcalık bir kaç günlüğüne olsun elden gidince iyice anladım.

Bazen bir haller geliyor diyorum ki evden çalışmak çok sıkıcı. Kimseyi görmüyorsun. Sosyalleşme imkanı yok. Başlıyorum tekrardan öz geçmiş hazırlamaya, iş başvuruları yapmaya. 2002 yılında işten ayrılma kararı verip de eve geçtikten sonra tam 3 kere, hatta Cevizli Biber’i de sayarsak 4, yeniden iş yeri denemesine giriştim.

İlk seferinde daha önce sürekli yabancı şirketlerde çalışmanın getirdiği bıkkınlıkla bundan böyle Türk sermayeli büyük şirket olsun dedim. 3 ay dayanabildim. Tüm kabahat onlardaydı.

İkincisinde tesadüf eseri Türk-yabancı ortak bir şirkete kapağı attım. Buradan çok umutluydum. 1 sene dayanabildim. Ortaklı şirketlerde belki de benim şansıma mıydı neydi, pek ilerleme kaydedilmiyor. Hayat pek durgun. Yavaş ve emin adımlarla ilerleniyor. İçime bir daralma geldi ki sormayın. Diyeceksiniz senin işin mi sana ne? Ne bileyim işte insan tez canlı olmaya görsün tüm dünya kaplumbağa hızıyla ilerliyor sanıyorsun. Tabii o zamanlar birazcık da olsa daha gençtim. 1 sene dayanabildim. Büyük fedakarlık. Eridim bittim bu arada. Bak Kune dedim, sen yabancı şirketlere alışmışsın başka bir şey denemeye gerek yok öyle devam et. Birbirinizin huyunu suyunu iyi biliyorsunuz.

Son olarak bir yabancı şirkette iş buldum. İlk yazı hayatına orada başladığım için aslında gönlümde farklı bir yeri vardır. 4 ay zor dayandım. Ağlaya bağıra eve geri döndüm. Yavaş yavaş artık sorunun ben de olduğu sorusu zihnimde canlanmaya başlasa da yine de pek ihtimal vermek istemiyordum.

Cevizli Biber ile kendi işimin efendisi olma imkanı çıkınca, işte dedim aradığım bu. Hem benim boru ötecek hem de evden kurtulacağım. Doğru söylemek gerekirse kendi işin ya da başkasının işi hiç fark etmiyor. Belirli saatlere mahkum olmak bana göre değil.

İşte böyle arada derede part time işler çıkınca elimdekinin değerini anlıyorum.